Mekke’nin Fethi
بِسْمِ اللهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
O, Mekke’nin göbeğinde, sizi onlara karşı üstün kıldıktan sonra, onların ellerini sizden, sizin ellerinizi onlardan çekendir. Allah, yaptıklarınızı hakkıyla görmektedir.(fetih-24)
Mekke, alemlere rahmet olarak gönderilen kutlu elçinin doğduğu şehir…Yüce Kur-an’ın İlk ayetlerinin ve son ayetlerinin şereflendirdiği şehir…İslam’ın doğduğu şirk’in battığı, Hakk’ın geldiği batılın zail olduğu şehirdir Mekke!
Resulallah’ın ;“Ey şehir! Senden çıkarılmasaydım vallahi seni terk etmezdim”dediği şehir.
Mekke’den, ana yurtlarından mazlumca çıkarılan muvahhitlerin; şerefle, izzetle… ve bir o kadar merhametle, sevgiyle girdikleri şehir… Yurtlarına, ocaklarına büyük bir inkılapla dönüş zaferlerinin adıdır Mekke! Allah Resulü’nün böbürlenmeden, kibirlenmeden… Büyük bir tevazu ile dualarla ve zikirlerle fethettiği şehirdir Mekke!
İslam aleminin ilk fethettiği şehir olan Mekke, ümmet için tarih boyunca çok büyük bir öneme sahip olmuş ve kıyamete kadar da bu önemini yitirmeyecektir. Bu mübarek İslam beldesi Hicretin 8.yılı Ramazan ayının 20. günü(M:11 Ocak 630) İslam ordularının komutanı Allah resulü önderliğinde fethedilmiştir.
Mekke’nin fethi, davasında haklı olanların ve davalarına sadık kalanların mutlaka kazanacaklarının kanıtıdır.
Mekke’nin fethi, “Hak gelince batıl’ın yok olacağı” ayeti kerimesinin tecellisidir.
Mekke’nin fethi insanlığa takdim edilen büyük bir dersin adıdır, insanlığın onurudur, insan olmanın gururudur.
Eğer bugün insanlık bunalımda ise, eğer bugün insanlık huzursuz ise ve eğer bugün insanlık kan ve gözyaşları ile diri diri toprağa gömülüyorsa bu fetihlerin olmayışındandır. İslam beldeleri günümüzde hiç olmadığı kadar esirdir, hiç olmadığı kadar fetihlere muhtaçtır. İnsanlık Mekke’nin fethiyle ne kadar Hür olduysa, şimdi aynen o kadar fetihlere muhtaçtır.
Zira İslam beldelerindeki kalplerin fetihleri, yeniden hür olmaları, dünyadaki tüm mazlumların bağlı olan iradelerini fethedecektir, güç yetiremedikleri esiri oldukları müstekbir zalimleri, tıpkı Mekke’deki putların yerle bir olmaları gibi zelil edecektir.
“Mü’minlere yeryüzünde bir iktidar verdiğimizde, onlar namazı dosdoğru kılarlar, zekâtlarını verirler, iyiliği emrederler ve kötülüğü yasaklarlar. Bütün işlerin âkıbeti de yalnız Allâh’a âittir.” (Hac-41)
Böyle tarihi ve kutlu bir zaferi tekrardan yad ederek, Mekke’nin mübarek fethinin Müslümanlar arasında birlik ve beraberliğe, insanların kalplerini Allah’ın izniyle fethetmeye, mazlumların gözyaşlarının dinmesi ve İslam ümmeti için hayırlara vesile olmasını rabbimizden niyaz ederiz.